Camdan atlamak tek şanslarıydı: Kurtulanlar dehşet anlarını anlattı
KARTALKAYA’DAKİ OTEL YANGININDAN ÇARŞAFLARLA KAÇAN OTEL FOTOĞRAFÇISI YAŞADIKLARINI ANLATTI
Kartalkaya Kayak Merkezi’ndeki Grand Kartal Otel’de çıkan ve büyük bir paniğe neden olan yangında sekizinci kattan çarşaflarla aşağı sarkan otel fotoğrafçısı Mehmet Tahir Nama, o kaygı dolu geceyi anlattı. Nama, o geceyi “Duman, çığlıklar ve insanların çaresizce kaçmaya çalıştığı bir ortam” olarak tanımladı.
Kış döneminde otelde fotoğrafçılık yaptığını belirten Nama, olay anında evvel çarşaflarla yanındaki genç bir arkadaşını indirdiklerini, akabinde çocukları kurtarmaya çalıştıklarını söyledi. Nama, “Camı kırdık, iki tane tek kişilik yatağı dışarı fırlattık. Oyun salonunun üzerine inmeye çalışıyorduk. Çarşafla inerken tutunamadım ve sırt üstü düştüm. Dumanlar o kadar ağır ve boğucuydu ki ne yapacağımızı bilemedik” dedi.
“HERKES PANİK HALİNDEYDİ, CAN PAZARI YAŞANDI”
Yangında mahsur kalanların büyük bir dehşet ve panik içerisinde olduğunu belirten Nama, içeride bulunan yangın merdivenlerini kendilerinin bulabildiğini lakin başka konukların bunu fark edemediğini söyledi. Nama, “Yangın alarmı çalmadığı için beşerler büyük bir şaşkınlık yaşadı. O anda herkes kendini kurtarmaya çalışıyordu. Allah bir daha bu türlü bir şey yaşatmasın” diye konuştu.
OTEL İŞÇİSİ ENDİŞE DOLU ANLARI ANLATTI
Yangından kurtulan otel çalışanlarından Mehmet Can Gezici, olay anında yaşadığı kaygı dolu anları gözyaşları içinde anlattı. Yangın sırasında otelin süratle alevlere teslim olduğunu belirten Gezici, insanların çocuklarını hayatta kalmaları için pencereden aşağıya atmak zorunda kaldığını söyledi.
Gezici, “Saat 03.00 civarında uyandım. Dışarı çıktığımda adeta kıyamet üzere bir imgeyle karşılaştım. Otelin üst katları büsbütün alevler içerisindeydi. Yardım etmeye çalıştık, camdan atlayanlar için yastık ve yorganlarımızı götürdük. Lakin 12’nci kattan atlayan bir hemşireyi kurtaramadık, hayatını kaybetti. Çocuklarını hayatta tutmak için aşağı atan beşerler gördüm. Yardım çığlıklarına yanıt veremedik. Bu manzaralar gözümün önünden gitmiyor” tabirlerini kullandı.
ALTINCI KATTAN ATLAMAK ZORUNDA KALDILAR
Yangın sırasında otelin altıncı katında kızı ve iki torunuyla birlikte bulunan Hülya Karadağ, hayatlarını kurtarmak için çatıya atlamak zorunda kaldıklarını söyledi. Karadağ, “Kızımla birlikte dumanlar ortasında boğuluyorduk. Çığlık sesleri her yerdeydi. Kapıyı açtığımızda koridor büsbütün dumanla kaplanmıştı. Odaya geri dönüp pencereden yardım istedik lakin kimse gelemedi” dedi.
Karadağ, daha fazla dayanamayacaklarını anlayınca yüreklerini toplayıp altıncı kattaki odalarının penceresinden lobi çatısına atladıklarını tabir etti. “Yangın alarmı çalışsaydı çok daha erken tedbir alabilirdik. O anda yaşanan kaos hayatımızı zorlaştırdı” diyerek, otelin ihmallerine dikkat çekti.
İTFAİYE GRUPLARINA ULAŞMAK SIKINTI OLDU
Yangın sırasında itfaiye takımlarının olay yerine geç ulaşmasının paniği artırdığını belirten başka kurtulanlardan Emine Karadağ, “Burası dağlık bir alan olduğu için itfaiye araçları yangın yerine süratli ulaşamadı. Jandarmalar bize yardım etmeye çalıştı lakin kâfi olmadı” dedi.
Karadağ, itfaiyenin geç gelmesiyle insanların panik halinin arttığını ve bu nedenle daha fazla kaosa yol açıldığını söz etti. “Tankerin dolu olduğu için yavaş geldiğini söylediler lakin o müddet zarfında herkes daha büyük bir tehlike altındaydı” diyerek yetkililere davette bulundu.
“YANGIN MERDİVENİ VE ALARMI HAYAT KURTARABİLİRDİ”
Yangından kurtulan Aksiyon Şentürk ise yangın alarmının çalmamasının ve yangın merdivenlerinin yetersizliğinin, felaketin boyutlarını artırdığını vurguladı. Şentürk, “Yangın alarmı çalsaydı, beşerler daha organize bir biçimde dışarı çıkabilirdi. Lakin ne bir ikaz aldık ne de yönlendirme. Çaresizlik içinde kendi gayretlerimizle hayatta kalmaya çalıştık” dedi.
Eşiyle birlikte odalarından çıkmaya çalışırken ağır dumanla karşılaştıklarını anlatan Şentürk, “Kızımla birlikte koridorları ezbere dolanarak aşağıya inmeye çalıştık. Lakin eşim duman yoğunluğu nedeniyle pencereden atlamak zorunda kaldı. Yangın merdivenlerini hiç göremedik” tabirlerini kullandı.
MUTFAK ŞEFİ REŞAT BÜLÜK: “TEDBİRLER UYGUN OLSA BU FACİA YAŞANMAZDI”
Otelin mutfak şefi Reşat Bülük, yangın sırasında yaşadığı kaygı dolu anları paylaştı. Yangının mutfaktan çıkmadığını belirten Bülük, içerideki yangın merdiveninin dışarıya çıkış sağlamadığını vurguladı.
Bülük, “Yangın sırasında apar topar aşağıya indim, içerisi büsbütün dumanla doluydu. Yangın alarmı duymadım, yağmurlama sistemi var mı bilmiyorum. Çarşafları kalorifer peteğine bağlayarak inmeye çalıştım lakin düşerek bacağımı kırdım, elim çatladı. Önlemler güzel olsa bu türlü bir facia yaşanmazdı” dedi.
